Boyabat ve çevresi eski bir yerleşim yeri olmakla birlikte İlçe M.Ö. 600 yıllarında kurulmuş olup, şehrin eski adı Germanipolis’tir.
Boyabat, Boy ve abat kelimelerinden meydana gelmiştir. Boy, uzunluk; Abat ova anlamına gelmektedir.Kurulduğundan bu yana Boyabat sırasıyla şu devletlerin himayesi altında bulunmuştur:
Gaşkalar  :M.Ö.1400-1300 yılları
Hititler  :M.Ö.1330-1100 yılları
Paflagonya :M.Ö.1100-700 yılları
Lidyalılar :546 yılı
İranlılar :377 yılı
Pontuslar :183 yılı
Romalılar :M.Ö.64-M.S.355
Bizanslılar:M.S.395-1126
Boyabat yöresi Danişment hükümdarı Gümüş TEKİN tarafından Bizanslılardan alınmış olup; 1175 yılında Selçukluların eline geçmiştir.Selçuklulardan da 1309 yılında Candaroğlu Süleyman Paşa almıştır.Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı İmparatorluğu’na katılan Boyabat , Ankara savaşından sonra tekrar Candaroğulları’nın eline geçmiştir.1461 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından tekrar Osmanlı İmparatorluğu’nun himayesine girmiştir.
Boyabat, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Kastamonu Sancağına bağlı bir kadılıktı.Bağdat seferi dönüşünde IV. Murat Kurusaray köyünün Kışla Mahallesinde kışı geçirmiştir.Yollar açılınca İstanbul’a dönmüştür.
Tanzimat devrinde Boyabat, kadılıktan nahiyeye dönüştürülmüş, 1868 yılında da Kaza yapılmıştır.1923 ‘te Cumhuriyetin ilanı ile her yönden yeni bir döneme girmiştir.
Tek kelimeyle HARİKA.Çalışmalarınızın devamını dilerim.Başarılarınız daim olsun.
mükemmel
Artık neden ünlüler gelmiyor festival için köyden farksızlaÅŸamaya baÅŸladı burası ve arık kalebağını ve kaleyi daha da geliÅŸtirin geriÄŸinin yapılması dileÄŸi ile….!